Bilgi çağında yaşıyoruz

Bilgi çağına giren dünyamızda teknoloji bilgisayar ve iletişim olanaklarıyla bütünleşmiştir. Özellikle bilgisayar alanında oluşan baş döndürücü gelişme iletişimi de tetiklemiştir ve yeni bir bilgi çağı toplumunun oluşması olgusu karşımıza çıkmıştır. Bu topluma enformasyon  ya da bilgi toplumu denmektedir.

Her türlü gelişmenin temel kaynağı insan olduğuna göre artık bu bilgi çağına veya bilgi toplumuna kendini uydurabilecek insanların yetiştirilmesi ve eğitilmesi sorunu da kendini gösterecektir. Eğitim sistemimizi de insanı ele alan, onu  yeni şartlara göre kişilik ve meslek sahibi olmasını sağlayan bir eğitim ve öğretim yapısına kavuşturmamız gerekecektir. 

Aynı zamanda hem çağın gereklerine uygun eğitim öğretim yöntemlerini araştıracaksınız, hem de dünyanın  ekonomik yönden yeni düzenini gösteren küreselleşme konusunda kendi özünüzü, kendi kültürünüzü korumaya çalışacaksınız.

İşe, okul öncesi çocuklarımızın eğitiminden başlamak gerekmektedir. Yapılan araştırmalara göre ve çağdaş eğitimde çocuğun öğrenmede ve eğitilmede en önemli yaşının bu okul öncesi dönemde olduğu görülmektedir. Temel alışkanlıklar ve zihinsel yetenekler en fazla bu dönemde hızlı gelişmektedir. O halde ülkemiz açısından okul öncesi dönemin eğitimine bilimsel yaklaşmak ve bu dönemde çocuklarımıza ülkenin  tüm olanaklarını sunmak gereklidir. Onlara  en doğru en güzel alışkanlıkları bu dönemde kazandırabiliriz.

Bilgi çağında çocuk ve gençlerimizin bu çağın gereklerine uygun olarak yetiştirilmesi çok gereklidir. Artık bu alanda her türlü uzmanlıktan ve maddi manevi olanaklardan yararlanmak zorunludur. Yalnız devlet olanaklarıyla değil ama toplumun tüm kesimlerinin katkılarıyla bu alanda yer almak gereklidir. Sivil vatandaşların, sivil toplum örgütlerinin, gönüllü kuruluşların yürütülen faaliyetlerde  yer alması, kararlara katılması  teşvik edilmelidir. Çalışma ve araştırmalarda bilimsel temel esas alınmalı çocuk ve gençlerimizin yetiştirilmesinde ileriye yönelik vizyon içeren büyük projeler yapılmalıdır.

Çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik eğitici ve öğretici faaliyetleri iki kısımda ele almak gereklidir. Çocuklarımıza öncelikle Atatürk ilke ve devrimi öğretilmelidir. Çocukların çok güzel ve düzgün dilbilgisi kurallarına uygun şekilde kendi dilini konuşabilmesi ve kendini kendi dilinde ifade edebilmesi yurdunu, milletini tanıması ve öğretilmesi gereklidir. Bu konuda her zaman heyecanlı olmasını sağlayacak eğitim ve öğretim yöntemleri de araştırılmalıdır. Çocuklara yurt, millet ve bayrak sevgisi verilmelidir, vatandaşlık şuuru kavratılmalıdır. Milli birlik ve beraberlik ruhunun geliştirilmesine çalışılmalıdır. Milli kültür değerlerimiz  benimsetilmelidir. İrtica ve terör olaylarına karşı bilinçlendirilmelidir. Çocuklarımıza milli sınırlarımız içinde kendini Türk kabul eden herkesin Türk olduğu benimsetilmelidir.

Çocuklarımıza karşılıklı saygı ve yardımlaşma öğretilmelidir. Sağlığını koruma için belli alışkanlıklar öğretilmelidir. Temizlik alışkanlığı kazandırılmalıdır.  Sporun önemi benimsetilmelidir. Beslenme bilimsel şekilde öğretilmelidir. Bilinçli bir tüketici olması sağlanmalıdır ve bu alışkanlık kazandırılmalıdır. Boş zamanlarında faydalı faaliyetlerde bulunması ve bunu alışkanlık haline getirmesi benimsetilmelidir. Çocuklarımıza okuduğunu anlaması ve  kendini yetiştirebilmesi yöntemleri öğretilmelidir. Çocuklarımıza çevre bilinci verilmelidir. Temiz bir çevrede yaşamanın kendi  ve kendinden sonra gelecek kardeşlerinin yaşayabilmeleri için şart olduğu benimsetilmelidir.

Tarihi eserlerin bizim milli birer varlığımız olduğu çocuklara bu dönemde öğretilmelidir. Bunun için öncelikle güzel sanatlara bu dönemde yönlendirilmelidir. Böylece hem çocuk kendini ifade edebilecek hem arkadaşlarıyla ortak çalışma yani grup çalışması yapabilme yetisi gelişecek ve hem de pasif bir birey olmasının önüne geçilebilecektir.

En önemli bir konu da çocuklarımızın beyinlerine bilim dışı şeyler enjekte edilmemelidir. Çünkü ruh sağlığını bozacak derecede bilim dışı öğretiler anlatımlar ve gösteriler çocuklarımızın gelişimini olumsuz etkileyen ve ilerde çekingen içine kapanık insan olmasına yönlendiren ögelerdir.  

Okul öncesi ve ilköğretim döneminden hemen sonra çocuklarımızın gençlik dönemine girdiklerini görmekteyiz. Bu dönemde  gençlerimizin yine Atatürk devrim ve ilkelerine, Atatürk milliyetçiliğine olan bağlılıkları pekiştirilmeye çalışılmalıdır. Üzerinde ve içinde yaşadığı ülkesine olabilecek muhtemel tehlikeler öğretilmelidir. Cumhuriyet rejimine, insan hak ve özgürlüklerine saygılı davranmayı gerektiren davranışların benimsetilmesini sağlayan eğitim verilmelidir. Toplumda herkesin üstün görmek zorunda olduğu hukukun üstünlüğü ilkesine saygılı davranma benimsetilmelidir. Anayasa  vatandaşlığın gereği olarak öğretilmelidir. Demokrasi bilimsel olarak öğretilmelidir.

Gençler toplumumuzun  her şeyidir. Milletimiz ve ülkemiz için çok önemlidirler. Onların bu önemi kendilerine hissettirilmeli ve ilerde görev alacakları zaman sahip olmaları gereken sorumluluk şimdiden öğretilmelidir. Çağdaş uygarlığa çıkarken ve onu geçerken kendi özünü ve kültürünü koruması gerektiği, bunun içinde boş zamanlarını kitap okumak, spor yapmak ve araştırmacı olmak gibi uğraşılarla geçirmesini sağlayıcı yönde eğilimler kazandırılmalıdır.         

Toplumsal değerleri  kişisel değerlerden üstün tutma eğilimi kazandırılmalıdır. Bu arada millet egemenliğinin ne kadar kutsal bir olgu olduğu ve bu egemenliğin hiçbir şekil ve şart altında kimseye devredilemeyeceği ilkesi benimsetilmelidir. Vatan millet ve bayrak sevgisi pekiştirilmelidir. Yine irtica terör ve bölücülüğe karşı bilinçlendirilmelidir. Birlik ve beraberliğin hayati öneminin ciddiyeti  hissettirilerek benimsetilmelidir. Gençlere demokrat olmak öğretilmelidir. Bunun için tartışma kuralları, olayları ele almada tartışmada, demokratça ve hoşgörüyle davranması eğitimleri verilmelidir.

Gençlerimiz bu dönemde bilimsel araştırmalara yönlendirilmeli, bunun için planlı ve programlı çalışma teknikleri kendilerine öğretilmelidir.

Bu dönemde alkol, sigara ve uyuşturucu bağımlısı olmamaları için gereken önlemler alınmalı ve eğitim ne ise verilmelidir. Kendilerine sadece okuldan aldıkları eğitim ve öğretimin yetmeyeceği, artık zamanımızda ömür boyu eğitim ve öğretimin devam edeceği anlayışı, dengeli beslenme ve sportif faaliyetler gibi alışkanlıklar kazandırılmalıdır.

Bu dönemde rehberliğin önemi büyüktür. Gençlerimizi meslekler konusunda bilgilendirmek için meslek danışma birimleri oluşturulmalı ve gençlerin kendi yetenek ve kabiliyetlerine göre yapabilecekleri meslekleri seçmelerine yardımcı olunmalıdır.

Bu dönemde çevrecilik anlayışı ve çalışmaları  devam ettirilmeli ve pekiştirilmelidir. Bundan sonraki yaşamında gönüllü bir çevreci olması ve bunu yaşam felsefesi yapması için gereken eğitim ve öğretim verilmelidir. Bu arada güzel sanatlara yönlendirilmelidir. Teşvik edilmelidir. Bu konuda gençler arasında yarışmalar düzenlenmelidir. Ortak gazete ve dergi gibi yapıtlar çıkarmaları, öykü, şiir, oyun, araştırma ve röportaj yapmaları için teşvik edilmelidir. Bu faaliyetler grup bilincini geliştirir ve kendilerine olan güvenin artmasını sağlar. Dünyada tanınmış yazar, şair ve sanatçıların  klasik olmuş eserleri tanıtılmalı, okutulmalıdır. Böylece kitap okuma alışkanlıklarının artırılmasına çalışılmalıdır. Sınav sistemi okuduklarının dışında sorular sorarak çocukları dershaneye gitmeye mahkûm eden sistemden vazgeçilmelidir. Okuduğunu anlayan, öğrendiklerini pratikte kullanabilen ve çocuklarımızı çalışınca başardıklarını gösteren bir sınav sistemine geçmenin zamanı gelmiştir. Çocuklarımızı ve gençlerimizi eğiterek güzel ve faydalı alışkanlıklar kazandıran ama onların çocukluklarını ve gençliklerini yaşayabilecekleri bir ortam yaratmalıyız.

Büyüklerine saygılı olmayı, küçüklerine  sevgi duymayı gerektiren güzel alışkanlıklar kazandırılmalıdır. Böylece aile bağlarının güçlü olduğu, kendini bilen, toplumunu bilen etrafı ile barışık, dünyadaki olaylardan haberi olan, uygarlıktaki en son yenilikleri takip eden, bilimsel düşünceye sahip, demokrat, vatansever düşünen, düşündüklerini serbestçe tartışabilen, hoşgörülü kültürlü bir toplum yaratabilmenin yolunu da çocuk ve gençlerimize verdiğimiz bu önemle açmış olabiliriz.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.