Depresyona neden olan ve uzak durulması gereken 11 gıda!

Depresyona neden olan ve uzak durulması gereken 11 gıda!

Depresyon, zaman zaman hepimizin hissettiği bir semptomdur. Bazı insanlar için işlerini, ilişkilerini ve genel yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecek kadar sıkıntılı olabilir.

Depresyon kendi başına bir teşhis olarak kabul edilirken, gittikçe daha fazla doktor, depresyonun zihin-beden bağlantısıyla ilgili başka bir şeyin bir semptomu veya yan etkisi olduğu gerçeğine karşı giderek daha dikkatli hale geliyor. Depresyon tedavisi, terapi, ilaç, egzersiz ve sağlıklı beslenme gibi başlıklardan oluşabilir. Araştırmalar, gıda tercihlerinin depresyon duygularını şiddetlendirebileceğini veya en aza indirebileceğini göstermektedir. Her halükarda bir tedavi olmasa da, kendinizi iyi hissettiğinizde kaçınılması gereken yiyeceklerin bir listesini düzenledik. Diyetinize bu şekilde dikkat etmek, depresif dönem sıklığını ve süresini azaltabilir. Ayrıca, ruhunuzu sıkmak yerine iyi hissettirecek yiyecekleri seçmek, bir kişisel bakım biçimidir.

1.Şeker

Şeker, kılık değiştirmiş en büyük düşman gibidir. Şu anda şeker tüketmek çok iyi hissettiriyor olabilir. Ancak bunu şeker tüketerek duygusal ve fiziksel bir tükenme çukuruna düştünüz bile. Aslında, araştırmacılar uzun süredir depresyon, diyabet ve demansın neden bu kadar sık ortaya çıktığını merak ettiler. Son araştırmalar kan şekeri yükseldiğinde beyninizin gerçekten düşük seviyelerde çalıştığını gösteriyor!

Depresyona Neden Olan ve Uzak Durulması Gereken 11 Gıda! Depresyona Neden Olan ve Uzak Durulması Gereken 11 Gıda!

Aşırı şeker, nöronların ve sinapsların büyümesini teşvik eden bir proteinin üretiminde büyük bir düşüşe neden olur ve depresyon, bu senaryoda olası birkaç olumsuz sonuçtan yalnızca biridir.

2.Yapay Tatlandırıcılar

Ne yazık ki, yapay tatlandırıcılar ruh haliniz için daha iyi değiller. Aspartamın, iyi hissettmenizi sağlayan bir madde olan nörotransmiter serotoninde bir azalmaya neden olduğu kanıtlnmıştır.

Beyindeki serotonin beyinde kısılı kaldığında, depresyona yol açar. Aynı zamanda baş ağrıları ve uykusuzluğa da neden olur. Bu da zihinsel istikrarınızı daha fazla etkileyebilir. Risk taşımayan hiçbir yapay tatlandırıcı yoktur.

Fakat hepimiz hayatlarımızda biraz şekere ihtiyaç duyduğumuz için, sabah içeceğinizi daha sonra bir ruhsal çöküntüye yol açmadan tatlandırmak için bal veya şeker otu (stevia) kullanabilirsiniz.

3.Fast Food

Depresyonda olduğunuzda, evde taze ve sağlıklı bir yemek yapma fikrinin bir dağa tırmanmak kadar zor geldiğini tamamen anlıyoruz. Fast food sadece karnınızı doyurmuş olmak için kullanışlı bir alternatiftir. Ve şeker, alkol gibi, ilk başta oldukça iyi hissetmenizi sağlayabilir.

Ancak, listemizdeki yiyeceklerin çoğunda olduğu gibi, fast food tüketmek, bir depresyon döngüsüne yol açabilir. 2012’de bilimsel bir dergide yayınlanan çalışmada, sık sık fast-food yiyenlerde depresyon gelişme olasılığı yüzde 51 daha fazla bulunmuştur.

Yemek pişirmek için yorgun olduğunuzda fast food yerine yerine fındık, kuru meyve, tam buğday ekmeğinde avokado veya yulaf ezmesi gibi kolay ama sağlıklı seçimler yapabilirsiniz.

4.Alkol

Birçok insan sorunlarını unutmak için alkol içer ve bu geçici olarak işe yarayabilir. Alkol, duyguları nasıl işlediğimizde rol oynayan merkezi sinir sisteminizin işlevini baskılayan, bir iç karartıcıdır.

5.Çok Tuzlu Yemekler

Çok fazla sodyum, depresif ruh haline ve vücut yorgunluğuna neden olacak şekilde nörolojik sistemi bozabilir. Ayrıca, kilo almanıza yardımcı olarak kendinizi daha kötü hissetmenize neden olabilir.

Tuz ayrıca fast food ve diğer abur cuburların neden olduğu sorunlara da büyük katkı sağlıyor. Bağışıklık sistemi, çok fazla tuzun etkisiyle de depresyona girerek, depresyonun fiziksel hastalığa neden olma potansiyelini arttırıyor.

İronik olarak, çok az tuz da depresyona neden olabilir, ancak günümüzde ortalama bir insan zaten çok fazla tuz tüketiyor.

6. Kafein

Uzmanlar, kafeinin doğrudan depresyona neden olduğuna inanmıyor, ancak uykunuza müdahale şekli buna neden olabilir.

Kaliteli bir uyku, sağlıklı bir zihin için hayati öneme sahiptir ve eğer bütün gece huzursuzsanız, ertesi güne işleriniz için ihtiyaç duyduğunuz enerjiden yoksun kalabilirsiniz. Depresyonu hafifletmek için yollar arıyorsanız, kafeinden kaçınmayı ve sıkı bir uyku takvimi oluşturmayı deneyin.

En azından öğle yemeğinden sonra kafein içeren içeceklerden uzak durun ve asla bir enerji içeceğine dokunmayın. Zaten çok fazla kafein tüketiyorsanız, baş ağrısı, yorgunluk ve sinirlilik gibi semptomlardan kaçınmak için tükkettiğiniz kafeini azaltmak isteyebilirsiniz.

7. Hidrojenize Yağlar

Depresyon, esasen, beynin her türlü fiziksel semptomlara neden olan bir rahatsızlığıdır. Hidrojenize yağlarla yapılan veya pişirilen yiyecekleri yediğinizde, bu durum hem beyni hem de vücudu olumsuz etkiler.

Kalp sağlığına zarar vermenin ötesinde, hidrojene yağda bulunan trans yağlar arterleri tıkayabilir ve beyne giden kan akışını sınırlayabilir. Bu da depresyona neden olabilir. Dolaşım sistemi zihin-vücut bağlantısının önemli bir parçasıdır.

8. Gluten

Glütensiz beslenme eğilimi, birkaç yıl önce oldukça artmaya başladı. Bir çok hastada şişkinlik, gaz, ishal gibi semptomlar görülmese bile glüten intoleransı olduğu saptandı.

Bununla birlikte, glüteni sindirebilsenizde sindiremesenizde, glüten vücudunuz üzerinde iltihabi bir etkiye sahiptir. Çünkü bağırsak mikroplarını ve dolayısıyla sindirim sisteminizdeki hassas dokuları tahriş eder.

Glüten tüketimi, bu enflamatuar yanıt nedeniyle depresyonla ilişkilendirilmiştir. Bu nedenle ruh halinizin düzelip düzelmediğini görmek için bir süre glütensiz beslenmeyi deneyebilirsiniz.

9.Süt Ürünleri

Bazı araştırmalar, süt ürünlerinde bulunan bir protein olan kazeini iltihaplanma tetikleyici olarak işaret etmektedir. Süt ürünleri herkesi rahatsız etmeyebilir. Ancak bunu öğrenmenin en kolay yolu 30 gün süreyle süt ürünlerini azaltarak nasıl hissettiğinizi gözlemlemek olacaktır. Dikkat etmeniz gereken tek şey bu süre içerisinde portakal, kayısı, lahana, brokoli veya ıspanak gibi diğer kaynaklardan yeterli kalsiyum aldığınızdan emin olmak.

10.GDO’lar

Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO’lar) diyetlerimizde önemli bir unsurdur çünkü gittikçe daha fazla ticari yetiştirici daha iyi görünen ve daha uzun süre seyahat eden yiyecekler üretmek için doğanın tasarımını değiştirmektedir. Ama bizim için daha iyi mi? Gerçek şu ki bilmiyoruz.

Her durumda, GDO’lar, transport sırasında insan hücrelerine toksik olan pestisitlerle yoğun şekilde kaplanır. En yaygın ve çekişmeli pestisitlerden biri, vücudun esansiyel amino asitleri üretme, kritik mineralleri emmesi ve karaciğeri detoksifiye etmesine engel olan Roundup’tır.

Zihin-vücut bağı çok güçlü olduğu için, depresyondan muzdaripseniz, mümkün olduğunca organik yemenizi öneririz.

11.Gazlı İçecekler ve Meyve Suları

Bu içeceklerin her ikisi de şekerle doludur. Bildiğimiz her türlü iltihaplanmaya ve bir dizi sağlık sorununa yol açmaktadır.

Gazlı içeceklerin sağlık yararına bir değeri yoktur ve genellikle bir dizi yapay renklendirici, koruyucu madde ile birlikte üretilirler. Bazı meyve suları, şekerle birlikte vitaminde içecerebilirler. Ancak sizin tok hissetmenizi sağlayacak ve aşırı yemenizin önüne geçecek lifleri içermezler.

Eğer depresyon ile mücadele ediyorsanız, düşük bir şeker diyeti öneririz. Yine de günlük meyve suyunuzu almak istiyorsanız, evde kendiniz yapın, böylece fazladan gizlenen şeker bulunmadığından emin olursunuz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.